ÖHD: İktidarın faşizan uygulamalarına boyun eğmeyeceğiz
Nagihan Akarsel'in katledilmesine ve Akarsel için yapılan eylemlere dönük polis saldırısına tepki gösteren ÖHD Diyarbakır Şubesi, saldırgan polisler hakkında suç duyurusunda bulundu ve iktidarın keyfi, baskıcı uygulamalarına boyun eğmeyeceklerini vurguladı.
Özgürlük için Hukukçular Derneği (ÖHD) Diyarbakır Şubesi, Jineoloji Akademisi üyesi gazeteci Nagihan Akarsel'in katledilmesine ve katliama karşı yapılan eylemlere dönük polis saldırısına tepki gösterdi. Diyarbakır Adliyesi önünde gerçekleşen basın açıklamasına siyasi parti ve demokratik kitle örgütü temsilcileri katıldı.
Basın açıklamasını ÖHD Diyarbakır Şube Yöneticilerinden Suzan Akipa okudu. Akipa, İran'da Mahsa Amini'nin katledilmesi sonrası dünyanın birçok yerinde yankılanan "Jin, jîyan, azadî" sloganının Nagihan Akarsel'de yaşam bulduğunu dile getirdi.
Akarsel'in katledilmesinin erkek egemen sömürgeci devletlerin kadın özgürlüğü ve toplumsal özgürlüğe dönük saldırılarının devamı olduğunu belirten Akipa, katliama karşı dünyanın birçok yerinde olduğu gibi Diyarbakır'da da kadınların eylem yapmak istediğini hatırlattı.
Polisin eyleme dönük keyfi saldırısına ve 6 kişinin gözaltına alınmasına tepki gösteren Akipa, "İlk anda basın mensupları ve siyasi partililer gözaltına alınmış, açıklamaya katılan kadınlar abluka altında tutulmuş, açıklama sonrası alandan ayrılmaları engellenmiş, keyfi şekilde gözaltı yapılmak istenmiştir. Dernek üyesi meslektaşlarımızın içinde yer aldığı kitlenin, uzun süre ablukada bekletilmesine karşı Diyarbakır Barosu ve derneğimiz üyesi 40 avukat açıklamanın yapıldığı Ofis-Hazal Park'a gitmiş, hukuksuz, keyfi uygulamanın son bulması gerektiği belirtilmiş, uygulama protesto edilmiştir. Buna karşı güvenlik güçleri kalkanlarla müdahale etmiş, yakın mesafeden gaz sıkılmış birçok meslektaşımız ve yurttaş yaralanmıştır" ifadelerini kullandı.
Polis saldırısının gösteri yürüyüşü hakkını ihlal ettiğine dikkat çeken Akipa, saldırıdan sorumlu polisler hakkında Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulunduklarını ve hukuki sürecin takipçisi olacaklarını kaydetti.
Akipa, şöyle devam etti: "Özgürlük İçin Hukukçular Derneği olarak; son yıllarda iktidar eliyle, hayatın her alanında kendini hissettiren faşizan uygulamalarla başta kadın mücadelesi olmak üzere tüm mücadele alanlarının sindirilmek istendiğinin farkındayız. Aynı aklın ürünü uygulamalarından birine, Diyarbakır'da bir kez daha tanık olduk. Birçok yerde olduğu gibi Diyarbakır ilinde de sistematik biçimde her türlü barışçıl etkinliğe saldırılması, keyfi gözaltı işlemlerinin yapılması ve son olarak meslektaşlarımızın içinde bulunduğu kitleye dönük saldırılar, bu uygulamaların devamı niteliğindedir. Bunun karşısında baskılara boyun eğmeyeceğimizi, kadın özgürlüğü başta olmak üzere her alanda mücadele etmekten bir an için bile olsa geri adım atmayacağımızı kamuoyuna açıklıyoruz."