27 Eylül 2024 Cuma

ODTÜ Onur Yürüyüşünde polise işkenceli saldırı talimatını Rektör Kök vermiş

ODTÜ Onur Yürüyüşü'nde gözaltına alınan öğrencilere açılan soruşturmada, Rektör Verşan Kök'ün yürüyüşten önce valiliğe "gizli" yazı göndererek okula polis çağırdığı ortaya çıktı. Fezlekede, bazı öğrencilerin "Gördün mü devletin gücünü" diyen polislerden işkence gördüğü, emniyette çıplak aramayla tehdit edildiği ve tacize uğradığına dair ifadeleri de yer aldı.

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, 10 Haziran 2022 tarihinde ODTÜ Onur Yürüyüşü'nde gözaltına alınan 37 öğrenci hakkında soruşturma başlattı. Cumhuriyet Savcısı Mücahit Gölcük'ün yürüttüğü soruşturma kapsamında, ODTÜ Rektörü Verşan Kök'ün yürüyüş öncesi Ankara Valiliğine "gizli" yazı göndererek okula polis gönderilmesini istediği ortaya çıktı.

MLSA sitesinde yer alan habere göre, 9 Haziran 2022 tarihinde Rektör Verşan Kök imzasıyla emniyetin dikkate alması için gönderilen "Güvenlik Tedbiri" başlıklı yazıda, "can ve mal güvenliğinin tehlikeye girebileceği ve kamu malının zarar görebileceği" öne sürüldü. Gizli yazıda, "Çıkabilecek olaylara gerektiğinde müdahale edilmesi, olası bir müdahalenin ilgili mevzuata uygunluğu hususunda azami özenin gösterilmesi" ifadelerine yer verilerek okula polis çağrılarak ODTÜ Onur Yürüyüşü terörize edildi.

POLİS SALDIRISI TALİMATINI REKTÖR VERŞAN KÖK VERDİ
Soruşturma kapsamında Güvenlik Şube Müdürlüğü tarafından Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı Basın Suçları Soruşturma Bürosuna gönderilen 23 Aralık 2022 tarihli fezlekede ise, "ODTÜ Rektörlüğünün talep yazıları doğrultusunda" polisin ODTÜ'ye gittiği bildirildi.

Gözaltı ve yakalama tutanağı ile polis görüntülerini içeren DVD tutanağının delil olarak gösterildiği 21 sayfalık fezlekede, öğrencilere "2911 Sayılı Kanuna Muhalefet", "Görevi yaptırmamak için direnme" ve TCK 112. maddeye göre "Eğitim ve öğretimin engellenmesi" iddialarıyla işlem yapıldı. Fezlekede, yaklaşık 300 kişinin katıldığı yürüyüşe "sözde onur yürüyüşü", gözaltına alınanlara ise "Lezbiyen, Gay, Biseksüel, Trans ve İnterseks (Lgbti+) yapılanmasına müzahir şahıslar" ifadesi kullanıldı.

YERE YATIRARAK GÖZALTINA ALINDI, YÜZÜNE GAZ SIKILDI
Gözaltına alınan öğrencilerin polis işkencesini attığı ifadeler de fezlekede yer aldı. Öğrencilerden E.T. çimlerde yürürken arkalarından gelen çevik kuvvet polisinin saldırısına uğradığını, polis şiddetinden kaçarken üç polis tarafından yere atıldığını ve dizleri ile sırtına bastıklarını anlattı.

Gözaltına alınmasına rağmen bir polisin yüzüne biber gazı sıktığını söyleyen E.T, araca ters kelepçeli halde bindirildiklerini, hastane muayenesinden sonra polis merkezine götürülürken polisin, "Merak etme, daha da kötü hissedeceksin" diyerek psikolojik şiddet uyguladığını söyledi.

'GEREKİRSE ÇIPLAK ARAMA YAPARIM, ELLERİM, BANA HUKUKSUZ DEĞİL'
Gözaltına alındıkları andan itibaren yedi saat boyunca araç içerisinde bekletildiklerini söyleyen E.T, üst aramasını yapan kadın polisin kendisini taciz ettiğini, uyarısının ardından "Gerekirse sana çıplak arama da yaparım" sözleriyle tehdit edildiğini aktardı. "Çıplak arama hukuksuzdur" diye karşılık verdiğini söyleyen E.T, "Bana hukuksuz değil. Gerekirse özel bölgelerini ellerim, kontrol ederim" diye cevap veren polisin vücuduna dokunarak taciz ettiğini kaydetti.

KAFASINA DEFALARCA TELSİZ VURULDU, NEFESSİZ BIRAKILDI
İfadesi alınan bir diğer öğrenci R.A. da ters kelepçelenerek yere yatırıldığını, bacağına defalarca tekme atıldığını, nefes alamadığını söylemesine rağmen polislerin üzerinden inmediğini ve "Onu buraya gelmeden önce düşünecektin" dediklerini aktardı. Yerden kaldırıldığında başını eğmediği için kafasına defalarca telsizle vurulduğunu söyleyen R.A, ense kökünden saçı çekilirken bir sivil polisin, "Gördün mü devletin gücünü" dediğini anlattı.

Polisin kafasına taşla vurduğu bir öğrenciye dikiş atılırken, A.Y. isimli başka bir öğrenci ise ters kelepçelenerek bindirildiği gözaltı aracında en arka koltuğa oturtulduğunu ve bir sivil polisin önce vücuduna daha sonra da başına yumruk attığını anlattı. A.Y, başına yumruk atan sivil polisin, diğer polislerin "Yeter" demeleri üzerine işkence saldırısını sona erdirdiğini söyledi.