29 Eylül 2024 Pazar

LGBTİ+ düşmanları Saraçhane'de buluştu

RTÜK'ün reklamını yaptığı, devletin tüm olanakları kullanılarak örgütlenen LGBTİ+'lara yönelik şiddet içeren söylemlerle Saraçhane'de miting düzenlendi. Bir taraftan eşcinselliğin hastalık olarak söylenen eylemde, diğer taraftan eşcinsellik tercih olarak tanımlanarak, "LGBTİ bireylere ve tercihlerine karşı değiliz" iddiasında bulunuldu. Eşcinselliğin aileyi hedef aldığı öne sürülen eylemin ardından düzenlenen yürüyüş cihat çağrısına dönüştü. Yürüyüş boyunca cihat ve İslam uğruna şehit düşme çağrısı yapıldı. Onur Yürüyüşüne katılanlara cinsel taciz ve şiddet uygulayan polis, bugünkü eylemde ise kitleyi koruma görevi üstlendi. Mitinge çevre ilçelerden otobüslerle insan taşınmasına rağmen katılım oldukça sınırlı kaldı.

On yıllar önce eşcinsellik tercih olarak nitelendirilip tedavi edilebileceği söylenirken, bu nefret söylemini bugün de devam ettirenler var. Fikirde Birlik ve Mücadele Platformu ve 150 kurumun çağrısıyla yapılan, RTÜK başta olmak üzere devletin tüm kurumlarıyla destek verdiği, çevre ilçelerden otobüslerle insanların taşındığı Saraçhane mitingine sadece 5 bin kişi katıldı.

Büyük Aile Buluşması adı altında düzenlenen LGBTİ+ düşmanı mitingde söz alan doktor ve psikolog olduğunu söyleyen bilimden nasibini almamış kişiler, eşcinselliğin hastalık olduğunu, tedavi edilebileceğini söyledi, reddedenleri ise sapkınlıkla suçladı.

LGBTİ+'ların aileyi hedef aldığı, küresel bir lobi olduğu söyleyerek nefret ve şiddet söylemlerini meşrulaştırmaya çalışan politik islamcı faşist gruplar, bu iddialara yer veren dövizler taşıdı.

EŞCİNSELLİĞİN 'TERCİH' EDİLDİĞİ İDDİASI HEDEF ALMAK DEĞİLMİŞ
Mitinge katılanlar bir yandan eşcinselliği tercih olarak tanımlarken, diğer yandan LGBTİ+'lara karşı olmadıklarını öne sürdüler. Karşı çıktıkları şeyin LGBTİ+'lığın dayatılması olduğunu iddia ettiler. Oysa sahneye çıkarılan Payitaht Abdülhamit ve Gönül Dağı dizilerinin oyuncuları, köşe yazarları, doktor ve psikologlar yaptıkları konuşmalarda açıktan LGBTİ+'ları hedef gösterdi.

SANATÇI GÜLŞEN İSİM VERİLMEDEN HEDEF GÖSTERİLDİ
Onur Yürüyüşlerinde ne renk bayrak açıldığını unutan konuşmacılar, "Açılması gereken mor bayrak değil Türk bayrağıdır" dedi. LGBTİ+'larla dayanışmak için sahnede gökkuşağı açan sanatçı Gülşen ise isim verilmeden, "Bizim sanatçımızın eline yakışacak tek bayrak Türk bayrağıdır" sözleriyle hedef alındı.

Dizi oyuncusu Bahadır Yenişehirlioğlu, LGBTİ+'ların aile değerlerini hedef aldığını buna karşı mücadele ettiklerini öne sürerken, aynı dizinin oyuncusu Ali Nuri Türkoğlu, "Biz kimsenin ahlak bekçiliğini yapmıyoruz. LGBTİ dayatmasına karşıyız" iddiasında bulundu.

LGBTİ+ DÜŞMANLIĞI MANEVİ MERTEBEYE TAŞINDI
Oyuncu Burak Haktanır ise LGBTİ+ karşıtlığını manevi bir mertebeye taşıyarak, "Bu Hak'la batılın mücadelesidir" dedi. Ailelere seslenen Haktanır, çocukların ne izlediğini, ne dinlediğini denetlemesi çağrısında bulundu.

Sahneye çıkan bir doktor ise eşcinselliğin kromozomla, genetikle, hormonla alakalı olmadığını öne sürdü, bunun bir tercih olduğunu söyledi.

KAZAZ: LGBTİ+'LAR BELDEN AŞAĞI HİTAP EDİYOR
AKP yandaşlığıyla bilinen eski model Tuğçe Kazaz da alanda yerini alanlar arasındaydı. Kazaz günler öncesinden mitinge çağrı yapmıştı. Sahneye çıkan Kazaz da aynı yalanı yineledi, "LGBT bireylere ve tercihlerine karşı değiliz, LGBTİ dayatmasına karşıyız" dedi. Hızını alamayan Kazaz, LGBTİ+'ların tek derdinin sevişmek olduğunu "+"yı ise çocuk istismarıyla özleştirerek şöyle devam etti: "LGBTİ bugün belden aşağı hitap etmekte o yüzden ideolojisi büyüyemiyor. Bütün yayılımını belden aşağı yapıyor. Neden + var biliyor musunuz çünkü devam edecek; çocuğa, bebeğe, doğaya, ağaçlara geçecek."

6284 SAYILI KANUN HEDEF ALINDI
Son olarak sahneye çıkan İstanbul Aile Vakfı Başkanı Sami Yıldız da 6284 sayılı kanunu hedef alarak, "Anayasa derhal değişmeli" dedi.

Konuşmaların ardından sessiz yürüyüşle Beyazıt meydanına geçileceği ve burada manifesto okunacağı duyuruldu.

YÜRÜYÜŞTE CİHAD VE İSLAM UĞRUNA ŞEHİT DÜŞME ÇAĞRISI
Yol boyunca slogan atılmadı ancak tekbirlerle, cihat ve İslam uğruna şehit düşme çağrısı yapıldı. Bu arada yürüyüşe katılanlar arasında tartışma yaşandı. Yürüyüşe katılanlardan bazıları cihat çağrısı yapanlara tepki gösterirken, sloganları atanlar, "Beni engelleyemezsiniz, şehit olma çağrısı yapıyorum" demesi dikkat çekti.

Onur Yürüyüşlerinde Taksim'in tamamını abluka altına alan, LGBTİ+'lara ve desteğe gelenlere cinsel taciz ve işkence saldırısında bulunan polis, bugün yapılan miting ve yürüyüşte ise katılanları koruma görevini üstlendi.

FEMİNİSTLER DE HEDEF ALINDI
Yürüyüş Beyazıt meydanında sona ererken burada Fikirde Birlik ve Mücadele Platformunun manifestosu okundu. Manifesto sırasında açılan, "Aileni koru, sapıklığa, kaosa, soykırıma dur de. Toplumsal cinsiyet TC/gender maskeli bataklık kurutulsun. Feminist, eşcinsel terör örgütleri kapatılsın" pankartıyla da eşcinseller ve feministler hedef gösterildi.

Manifestoda ise yine eşcinselliğin tedavi edilmesi gerektiği söylenirken, tedavi olmak isteyenlerin sesinin tedaviyi reddedenlerin tarafından engellendiği öne sürüldü. Eşcinselliğin tedavi edilebileceğini söyleyen doktorların akademik kariyeriyle tehdit edildiği iddia edilen manifestoda, "Akademik dünyadan dışlanmakla tehdit ediliyorlar. Boyun eğmeyenler sayesinde pek çok gencimiz bu tehditten kurtuldu. Sanatçıları, sporcuları, bilim adamlarını kurtarmak zorundayız" sözleri dikkat çekiciydi.

'LGBTİ+'LAR İNSANLIĞIN VAR OLUŞUNU TEHDİT EDİYOR' İDDİASI
LGBTİ'lere karşı olmadıklarının iddia edildiği manifestoda, "Nefret çağrısı yaptığımız söylendi. Provokasyon yaratmak istendi. Galip gelemediler. Biz kimseyi hedef almıyoruz. Sizin tercihiniz yüzünden yaşam hakkı elinden alınan, hiç doğmayacak olan bebeklerin hayat hakkı için buradayız. İnsanlığın var oluşunu tehdit eden, var oluşsal şiddete karşıyız" iddiasında bulunuldu.

Miting sürerken, sosyal medyada başlatılan #NefretYürüyüşüneHayır etiketi, Türkiye gündemine girdi. Birçok ünlü isim ve LGBTİ+'lar sosyal medyadan yaptıkları paylaşımlarla yürüyüşe tepki gösterdi.