Kaldıraç: Yaşasın halkların ortak mücadelesi
Siyonist İsrail'in Lübnan'a dönük katliam saldırılarını protesto eden Kaldıraç Hareketi, bölge ve dünya halklarının, işçi ve emekçilerinin emperyalist savaş politikalarına güçlü bir karşı duruşla set çekebileceğini vurguladı.
Kaldıraç Hareketi, siyonist İsrail'in Lübnan'a dönük katliam saldırılarını protesto etti. Kadıköy'de bulunan Süreyya Operası önünde yapılan eylemde, "Halkların tescilli katili ABD, terör örgütü NATO işgalci İsrail'in arkasında, dünya halkları Filistin halkının yanında! Biz kazanacağız" pankartı açıldı ve Filistin bayrakları taşındı.
Siyonist İsrail'in Gazze'den sonra Lübnan'da da halkı hedef alan katliamlara giriştiği kaydedilen açıklamada, "Başta İngiltere ve ABD olmak üzere, emperyalizmin bölgemize bir hançer gibi, bir savaş makinası olarak soktuğu siyonist varlık, 7 Ekim 2023'te Filistin direnişinin, tüm yaldızlarını söktüğü direniş hamlesi sonrası dizginlerinden boşanmış bir soykırım yürütmektedir" denildi.
Bölgedeki işbirlikçi rejimlerin de İsrail'le suç ortaklığına dikkat çekilen açıklamada, "Türkiye ve Ürdün lojistiği sağlarken, Azerbaycan petrolü sağlamakta, işbirlikçi diğer Arap rejimleri de, direniş cephesinin karşı hamlelerini boşa çıkaracak 'önlemleri' siyonist İsrail adına almaktadır. Bunun karşısında bir yıldır, tüm dünyanın ezilen halkları, işçi-emekçileri, öğrenci gençliği Filistin halkının yanında saf tutup, soykırımcı İsrail'e, emperyalist efendi ve işbirlikçilerine karşı sokakları doldurmaktadır" ifadeleri kullandı.
'ABD EMPERYALİZMİNİN KUNDAKLADIĞI SAVAŞIN BİR PARÇASI'
İsrail'in Gazze'de 50 binin üzerinde insanı katletmesine rağmen Filistin halkının direnişini kıramadığı belirtilen açıklamada, İsrail'in şimdi de bu direnişe en büyük desteği veren güçlerden biri olarak Hizbullah ve Lübnan halkına dönük benzer katliamlara giriştiği ifade edildi.
"Lübnan'a dönük bu saldırı ve katliamlar, ABD emperyalizminin Ortadoğu'da, Ukrayna üzerinden Avrupa'da, Kafkaslarda ve Asya'da kundakladığı savaşın bir parçasıdır" denilen açıklamada, bu savaşa ancak bölge ve dünya ezilen halklarının, işçi ve emekçilerinin güçlü bir karşı duruşunun set çekebileceği vurgulandı.
'EMPERYALİST SAVAŞ POLİTİKALARININ KARŞISINDA SAF TUTALIM'
Hiçbir sınırı olmayan bu emperyalist saldırganlıkla işçi-emekçilerin yaşadığı sefalet koşulları, baskı ve sömürü ve arasında kopmaz bir bağ olduğu belirtilen açıklama, şöyle devam etti: "Bizlere dayatılan bu yaşama karşı biriken öfkemizi yine bizim gibi olanlara yönelterek bir avuç asalak için ölmemiz, öldürmemiz, katliamlara alkış tutmamız istenmektedir. Sefalet koşullarında bir yaşamdan kurtulmak, insanca ve onurumuzla, barış içinde yaşamak için emperyalist ya da işbirlikçi sömürge, her ülkede egemenlere karşı mücadeleyi büyütmek dışında bir yol yoktur. Şimdi Filistin halkı ile gösterilen dayanışma, Lübnan halkı için de gösterilmeli, emperyalizmin savaş politikalarının tam karşısında saf tutulmalıdır. Emperyalizm ve siyonizm yenilecek, direnen halklar kazanacak! Yaşasın halkların ortak mücadelesi!"
Eylemde, "Lübnan halkı yalnız değildir", "Yaşasın halkların ortak mücadelesi", "Nehirden denize özgür Filistin" sloganları atıldı.