29 Eylül 2024 Pazar

İHD : Çocuklarımıza borcumuz var

23 Nisan dolasıyıla açıklama yapan İHD İstanbul Şubesi Çocuk Hakları Komisyonu, "Çocuklara borcumuz var" dedi.

İnsan Hakları Derneği İstanbul Şubesi Çocuk Hakları Komisyonu, 23 Nisan nedeniyle yaptığı açıklamada, çocukların gasp edilen haklarına dikkat çekti ve ekledi: "Çocuklarımıza borcumuz var. 

"23 Nisan'ın, çocukları da saran eşitsizlik, adaletsizlik, güvensizlik ve gelecek kaygısı ile karşılandığı belirtilerek, "Bugüne kadar, ne çocuklara bayram ilan edilen 1929 yılında ne de sonraki yıllarda imzalanan çocuk hakları sözleşmelerinde verilen sözler tutulmuş durumda.  Yasal bir zorunluluk değil sadece bir vaat olarak bile çocukların hayatlarında bir umut yaratamadı tüm bu düzenlemeler, verilen sözler. Çocuklarımızı güldüremiyoruz. Çünkü bugün, gerçek anlamda ne hakları ne de bayramları var onların" denildi.

Salgının "çocukları etkilemediği" yönündeki açıklamalar hatırlatılarak, "Bu hastalık çocukları öldürmüyor diyorlar ama onları ebeveynsiz bırakabiliyor.  Üstelik korumak adına çocukları evlere kapatarak, eğitim hakkını ihlal ederek, açlık ve şiddetle baş başa bırakarak onlara büyük travmalar yaşatmanın ötesinde insani esaslı bir çözüm de sunulmuyor ne yazık ki.

"Suça sürüklendiği için hapishanelerde tutulmakta olan 3 bini aşkın çocuk ve anneleriyle hapiste olanların yaşadıkları esaret ve risk ise çok daha büyük" diye belirtildi.

Açıklamada, şunlar ifade edildi: 

Bugün 23 Nisan;

Bırakın bayramı, çocukların erken yaşta evlendirilmelerinin, cinsel istismara uğramalarının önüne dahi geçilmiyor.

Halen temel zorunlu eğitim için dahi okula gidemeyen, küçük yaşta evlendirilen, çocuk doğurmak zorunda kalan, küçük bedenleri erkeklerin zevk aracı olarak alınıp satılan, erkek egemen dünyanın köleleştirdiği milyonlarca çocuk var.

Kız çocukları halen tacizcileri ile tecavüzcüleri ile evlenmeye zorlanıyorlar. Halen çocuk istismarcılarını koruyan yeni yasalar çıkartılmak için uğraşılıyor.

Yaşıtlarına salgından korunmak için evde kal denilirken, yoğun sömürüye ve hastalık riskine  rağmen çalışmak zorunda çocuklar.

Yoksullaşmanın en ağır bedelini çocuklar ödüyor.

Çocuklar halen dini inançları nedeniyle baskıya uğruyor ve egemen dinin öğretildiği zorunlu din eğitimine tabi tutuluyor.

Ama anadillerinde eğitim alamıyorlar, kültürlerini özgürce yaşayamıyorlar.

Acımasız bir şekilde ayrımcılığa uğruyorlar."

Savaşlarda katledilen ya da canlarını kurtarmak için başka ülkelere giden mülteci çocukların yaşadıklarına da dikkat çeken İHD, on binlerce kayıp mülteci çocuğun akibetini kimsenin sormadığını ifade etti.

Açıklama, şöyle devam etti: "Bugün 23 Nisan. 23 Nisan'da kameralar önünde çocukları hatırlayan onlara jestler yapan ülkeyi yönetenler,  yılın 365 gününde çocukların geleceklerinin çalınmasına izin veriyorlar, buna ortam yaratıyorlar, aracılık ediyorlar. Çocuklara karşı elbirliği ve devlet olanakları da kullanılarak suç işleniyor, hakları çalınıyor, bir hak öznesi olarak yok sayılıyorlar. Yaşamlarını yönetmelerine, tercihlerine imkan verilmiyor. 

"Saymakla bitiremeyeceğimiz tüm bu suçların, kar hırsının yarattığı harabiyetin ortasında, 23 Nisan Çocuk Bayramı'nın bu yıkımı anlatmak dışında ne anlamı olabilir! 

"Şimdilik, bu sözlere kulak veren bir azınlığa seslendiğimizin farkındayız elbette. Ama dünyanın, bireyin, bin bir renkteki halkların-ulusların geleceği, çocuklarımıza ve onların haklarına ses olmakla yakından ilintilidir.

"Çocuklar haksızlıklar karşısında zayıftır, ötelenendir, ama 'çocuk umutlar' güçlüdür.

"Çocuk umutlarını yaşatanlar;  gelin bugün birlikte küçük insanlarımıza bir kez daha kulak verelim.

"'Dünyayı güzellik kurtaracak, bir insanı sevmekle başlayacak her şey' biliyoruz. Yine biliyoruz çocuklar bu sözlerin içinde ama biz yine de gösterelim onlara bir kez daha ve;

Çocuklara, haklarına, umutlarına ve güzelliklerine sahip çıkmakla başlayacak her şey, diyelim."