29 Eylül 2024 Pazar

Günay: Meral Akşener'in tek vaadi 90'lar karanlığı

Meral Akşener'in partisi hakkında söylediklerine yanıt veren HDP Sözcüsü Günay, "Bir kere halk; seni Mehmet Ağar ve Tansu Çiller ile çevirdiğin karanlık işlerden tanıyor. Hiç merak etme, senin bu ülkeye vaat ettiğin tek şey 90'ların karanlığıdır. Hiçbir HDP'li zaten senin olduğun masaya gelmez, hatta oturduğun kıraathanede çay içmez" dedi. 

Halkların Demokratik Partisi (HDP) Sözcüsü Ebru Günay, partisinin genel merkezinde düzenlediği haftalık olağan basın toplantısında gündemdeki gelişmeleri değerlendirdi. 

Ya ağır bir faşizmin ya da demokratik bir Türkiye'nin kapısının aralanacağını söyleyen Günay, "Adım adım inşa ettikleri faşizmi, tek adam rejimini kalıcı hale getirmek istiyorlar. Demokratik değişimin yaşanmaması için her türlü kirli siyaseti makul görüyor, muhalif kesimlerin gücünü kırmak için devletin tüm zor aygıtlarını hukuk dışı kullanmaktan çekinmiyorlar" dedi. 

'MESELE ERDOĞAN'IN GİTMESİ VEYA KALMASI DEĞİL'
Günay, "Böylesi tehlikeli bir süreçte üzülerek ifade etmek istiyorum ki, seçim hesaplarından başka bir şeyin derdine düşmeyen Millet İttifakı ise makyajcı ve restorasyoncu bir siyasetle günü kurtarmanın derdine düşmüş durumda. Adaylık tartışmalarına sıkışmış durumdalar ve sanki tek önemli olan sandık günüymüş gibi seçim sonrasına dair hiçbir plan ve proje geliştirmiyorlar. 'Kime hangi bakanlık verilecek, kim masada olsun, kim olmasın, aday kim olsun' gibi kısır tartışmaları sürdüren, seçim sonrasına dair hiçbir şey söylemeyen bir siyasi hattın, ittifakın içinde zaten biz olmayız, olamayız. Hep söyledik, bir daha söyleyelim. Mesele sadece Erdoğan'ın gitmesi veya kalması değildir. Mesele yerine gelecek olanın Türkiye'yi demokratik ilkelerle yönetip yönetmeyeceğidir. O yüzden en başından beri kişileri değil, ilkeleri konuşalım diyoruz" ifadelerini kullandı. 

'HİÇBİR PARTİYLE BAKANLIK PAZARLIĞI YAPMAYIZ'
Haklarında çıkan bakanlık pazarlığı iddialarına ilişkin şu açıklamayı yapan Günay, "Hiçbir partiyle bakanlık pazarlığı yapmadık, yapmayız. Seçimlerde alacağımız oylarla halkımız bizi görmek istediği yerde görecektir. Yönetim ehliyetimizi bize birileri değil, halk verecek zaten. Bizi yönetime halk getirecek ve biz de halkımızın taleplerine göre, çok da güzel yöneteceğiz. Hangi masada oturduğumuz biliniyor. Sanki HDP Millet İttifakında yer almak istiyormuş gibi algı üretmek bu ülkeye hiçbir şey kazandırmaz. Biz geçen sene açıkladığımız deklarasyonla tutumumuzu ve ilkelerimizi ortaya koyduk. Ne Cumhur İttifakının ne Millet İttifakının içindeyiz ne de bu ittifakları destekleriz. Bizim böyle bir derdimiz olmadı, olamaz.

Emek ve Özgürlük İttifakı dahil en geniş Demokrasi İttifakıyla seçimlere gireceğiz. Hiç merak etmeyin bizim ne aday ne de tercih yapma sorunumuz var. Türkiye'nin en geniş kesimlerine hitap edecek isimler üzerinde şimdiden tartışmaya başladık. Bu kadar açık konuşuyoruz. Bizim tasvip etmeyeceğimiz bir adaya asla destek vermeyeceğimizi tekrar belirtmek isteriz. Bunun iyi bilinmesi gerekiyor. Bir ülkenin geleceği söz konusuysa, Türkiye'nin üçüncü büyük partisine, alacağı oy yüzde 20'lere yakın olan bir partiye karşı, bir şey söylerken herkes sözünü ölçüp biçmeli. Siyasi istikbali için Saray etrafında tur atanların insafına bırakılamayacak kadar kritik bir süreçten geçiyoruz. Kimsenin kayyım rolüyle Türkiye'nin geleceğini karartmaya hakkı yok. Herkesin sorumlu davranarak siyaset yapması, haddini hududunu bilmesi gerekir. Tarihe hesap vermeleri gereken onlar olur, bu işin bedeli ağır olur."

'HDP MERAL AKŞENER'LE KIRAATHANEDE ÇAY BİLE İÇMEZ'
Meral Akşener veya onun sözcülerinin işinin HDP'ye konum belirlemek olmadığının altını çizen Günay, "Bir kere halk; seni Mehmet Ağar ve Tansu Çiller ile çevirdiğin karanlık işlerden tanıyor. Hiç merak etme, senin bu ülkeye vaat ettiğin tek şey 90'ların karanlığıdır. Hiçbir HDP'li zaten senin olduğun masaya gelmez, hatta oturduğun kıraathanede çay içmez. Defalarca söyledik, yine söyleyelim. HDP'nin masası ve ittifakı bellidir. Bizim birlikteliğimiz Emek ve Özgürlük İttifakıdır. Bu ittifak gerçekten demokratik değişimi, dönüşümü isteyen gerçek muhaliflerin tek adresidir. Seçimleri önemsiz görmüyoruz ama seçim gününe ve adaylık tartışmalarına odaklanarak değil, mücadele ittifakını büyüterek geliyoruz" dedi. 

'SEMRA GÜZEL KÜRT,KADIN VE HDP'Lİ OLDUĞU İÇİN İKTİDARIN HEDEFİNDE'
Hedef gösterilmesinin ardından hızla dokunulmazlığı kaldırılan HDP Milletvekili Semra Güzel'in gözaltına alınması ve tutuklanması ve başta İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'nun "şov" yapmasına ilişkin ise Günay, "Semra Güzel, bugün Kürt olduğu için, kadın olduğu için, HDP'li olduğu için iktidarın hedefindedir. Ancak başta Semra Güzel olmak üzere halkın iradesinin temsilcileri olan tüm seçilmişlerimiz özgürlüğüne kavuşana kadar bizler mücadele etmeye, bu Kürt ve kadın düşmanı iktidardan hesap sormaya devam edeceğiz" ifadelerini kullandı.

'KÜRDÜN DOĞASINA DA DÜŞMANLAR'
İktidarın Kürt düşmanı politikalarının Kürdün doğasına da düşmanlık yaptığına dikkat çeken Günay, 17 Eylül'de "Savaş Yıkımına ve Doğa Talanına Karşı Yürüyoruz" şiarıyla Cudi'ye yürüyeceklerini açıkladı. Günay, "Her alanda ve  her yerde ranta bulaşmış durumdalar. Türkiye halkları AKP-MHP ittifakının yarattığı büyük ekonomik çöküşün altında ezilirken bir yandan kamu kurumları AKP milletvekillerinin aracılığıyla soyulmaya ve itibarsızlaştırılmaya devam ediyor. Diğer yandan yandaş şirketler ve sermaye kârlarına kâr katarken emekçiler, kadınlar, gençler yoksullaşmaya devam ediyor" dedi.