29 Eylül 2024 Pazar

Gözaltına alınan komünist Cebrail Gündoğdu'ya sistematik işkence uygulandı

ÖHD İzmir Şubesi, gözaltına alınan komünist Gündoğdu'nun sistematik işkenceye uğradığını duyurdu. Gündoğdu'nun gözaltına alınan kişiler tarafından katledilmekle tehdit edildiğini, başına bez geçirilerek elleri ters ve çift kelepçeli halde önce saatlerce araçta darp edildiğini daha sonra ise dağlık bir alana götürülerek burada işkence uygulandığı belirtilen açıklamada işkenceden dolayı Gündoğdu'nun kulak zarının patladığı, yüzünde kemik kırılması olduğu belirtildi.

İzmir'in Menemen ilçesinde 22 Ekim 2022 tarihinde gözaltına alınan komünist Cebrail Gündoğdu, hakkında avukat kısıtlaması olmamasına rağmen ancak iki gün sonra avukatlarıyla görüştürüldü. İçişleri Bakanlığı tarafından gözaltına alındığı duyurulan Gündoğdu'nun saray medyasının servis ettiği görüntülerde işkenceye uğradığı görülüyordu.

Gündoğdu'yla görüşen Özgürlük İçin Hukukçular Derneği (ÖHD) İzmir Şubesi, bir açıklama yaptı. Açıklamada Gündoğdu'nun katledilmekle tehdit edildiği, ormanlık bir alanda işkence yapıldığı görüş kısıtlamasının ise işkencenin üstünün örtmek amaçlı olduğu kaydedildi.

İşkence yapan görevlilerin ortaya çıkarılıp yargılanmaları için gerekli hukuku süreci işleteceklerini kaydeden ÖHD İzmir Şubesi'nin açıklamasında şu ifadeler yer aldı:

'İŞKENCE NEDENİYLE SAĞ KULAK ZARI PATLAMIŞ'
"İzmir Menemen'de gözaltına alınan Cebrail Gündoğdu, gözaltına alındığı andan İzmir Emniyet Müdürlüğü'ne getirilene kadar işkence ve kötü muameleye uğramıştır. Gözaltına alındığı anda büyük kısmı kafasına olmak üzere ciddi şekilde darp edilmiştir. Bu işkence nedeniyle sağ kulak zarı patlamış, gözlerinde morluklar ve vücudundaki birçok yerde yaralanma izleri oluşmuştur. Kulak içinde beyin kanaması da olabileceği değerlendirilen bir kanama meydana gelmiştir. Sağlık muayenesi sırasında kendisine, yüzünde kemik kırığı olabileceği söylenmiştir.

KATLETME TEHDİDİ, KAFASINA BEZ GEÇİRİLEREK, DAĞLIK ALANDA ÇIPLAK İŞKENCE
İşkence izleri gözle görülür şekilde bellidir. Bulunduğu Menemen dolmuşundan indiği an arkasından seslenilerek ateş edilmiş, önü kesilerek tam olarak kimlikleri bilinmeyen sivil kimseler tarafından gözaltına alınmıştır. Gözaltına alındığında kendisine 'Keşke biraz kaçsaydın da seni öldürebilme fırsatı verseydin bize' denilerek, İzmir Evka-5 mevkiinde bir dağlık alana götürülmüş, üzerinde iç çamaşırı kalacak şekilde çıplak halde soyulmuş ve işkenceye devam edilmiştir.

'ARAÇTA SAATLERCE ELLERİ TERS VE ÇİFT KELEPÇELİ DARP EDİLDİ'
Bulunduğu alana ilk alındığı andaki sivil araç dışında 6-7 sivil araç daha gelmiş, gelen her -sivil olduğu tahmin edilen- devlet görevlisince darba maruz kalmıştır. Yaklaşık iki saatlik bu zaman diliminin bir kısmında elleri ters ve çift kelepçeli olacak şeklide kafasına bez geçirilmiş, işkence bu şekilde devam ettirilmiştir. Üzerindeki elbiseleri parçalanmış, öldürülmekle tehdit edilmiştir. Dağlık alandaki işkenceden sonraki süreçte İzmir Emniyet Müdürlüğü'ne getirilmiştir. Darp edildiğine dair görüntülerin bir kısmı basına verilmiştir.

'SAĞLIK MUAYENESİ POLİS GÖZETİMİNDE YAPILDI'
Emniyet Müdürlüğünce sağlık muayenesine götürüldüğünde zaman zaman ters kelepçe işkencesi uygulanmış, doktor muayenesi sırasında talep ettiği halde kolluk görevlileri dışarı çıkarılmadan muayene işlemleri gerçekleşmiştir. Bunun yanında müvekkilimiz hakkında avukat görüş kısıtlama kararı olmamasına rağmen uzunca süre bizimle görüştürülmemiş, devamında alınan görüş kısıtlaması kararında ise saat yazılmamış olup yakalama tutanağı da tarafımıza belirtilmemiştir.

'İŞKENCE SUÇLARI ZAMANAŞIMINA TABİ DEĞİLDİR'
Tüm bu çabaların işkenceyi gizleme çabası olduğu açıktır. Belirtmek isteriz ki, bir kimse hakkındaki suçlama ne olursa olsun, yakalandığı ya da gözaltına alındığı andan itibaren devletin gözetimi altındadır. Can güvenliğinden o andan itibaren devlet sorumludur. Gerek ulusal düzenlemeler, gerekse ulaslararası metinlerde gözaltına alınan kişilere işkence etmeyeceği taahhüdünü veren Türkiye Cumhuriyeti Yetkilileri bu taahhütlerine uymalıdır. İşkence suçları, zamanaşımına tabi olmadığı gibi, kamu gücünü kullananların da içinde olması sebebiyle etkin soruşturulmalıdır."