ESP-SKM: Başka Narin'ler ölmesin diye mücadele edelim
Diyarbakır'da cansız bedeni bulunan Narin Güran için Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü önünde eylem yapan ESP ve SKM, "Narin için adalet mücadelesi vermeye ve katillerinden ve işbirlikçilerden hesap sormak için mücadele etmeye devam edeceğiz" ifadelerini kullandı.
Ezilenlerin Sosyalist Partisi (ESP) ve Sosyalist Kadın Meclisleri (SKM), Diyarbakır'da 21 Ağustos'tan bu yana kayıp olan 8 yaşındaki Narin Güran'ın cansız bedeninin bir çuval içerisinde bulunmasına tepki göstermek için Fatih'te bulunan Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü önünde eylem yaptı. Eylemde, "Narin'in katili AKP iktidarıdır. Hesabını soracağız!" pankartı açıldı.
'AKP İKTİDARININ KURUMLARINDAN KAN SIZIYOR'
8 yaşındaki Narin Güran'ın, 8 kez arandığı iddia edilen dere yatağında, Kuran kursuna giderken yanında olan eşyalarıyla birlikte, bir çuval içerisinde katledilmiş halde bulunduğunu belirten Gamze Toprak, elinde tuttuğu çuvalı göstererek, "Bu çuvalın içine 25 kiloluk küçücük bir canı sığdırdınız. Kutsal aile dediğiniz için, gülen bir yüzü, gülen bir gözü sığdırdınız" dedi.
Daha önce Sultanbeyli'de tecavüze uğrayan bir kız çocuğu için yine Aile ve Sosyal Hizmetler Müdürlüğü önüne geldiklerini hatırlatan Toprak, "Yine buradayız. AKP iktidarının kurumlarından kan sızıyor. Aile ve Sosyal Hizmetler Müdürlüğü'nden kan sızıyor. AKP'nin bin odalı saraylarından kan sızıyor. Hizbulkontrayı soktuğunuz meclislerden kan sızıyor. Biz o kanı biliyoruz. Biz o kanlar dökülmesin diye nice mücadeleler verdik" dedi.
Toprak, Narin için adalet sağlanana ve başka Narin'lerin katledilmeyeceği bir düzeni kurana kadar eylemlerine devam edeceklerinin altını çizdi.
'YAYIN YASAKLARIYLA GERÇEKLER GİZLENDİ'
Basın açıklamasını okuyan Erol Tunç, 8 yaşındaki bir çocuğun göz göre göre kaybedildiğini ve katledildiğini ifade etti. Güran ailesinin günlerce sessiz kaldığını, yayın yasaklarıyla gerçeklerin halktan gizlenmek istendiğini belirten Tunç, "Narin'in ailesinin sessizliği kızlarını bulmak istememelerinden değil AKP ile ilişkilerinden, Hüda-Par diye bugün kendisini meşrulaştırmaya çalışan Hizbulkontra ile ilişkilerinden ileri geliyor" dedi.
AKP milletvekili Galip Ensarioğlu'nun "Bizlerin de bilip söylememesi gereken şeyler var, aile bizim dostumuz" sözlerini, Hüda-Par Genel İdare Kurulu üyesi Vedat Turgut'un "Bunlar bizim kültürümüz değil, Amerika'nın, İsrail'in kültürüdür" dediğini hatırlatan Tunç, şöyle devam etti: "Bizler devrimci sosyalistler olarak AKP'nin de Hüda-Par isimli Hizbulkontracıların da kültürünü iyi biliyoruz. Onların kültürü sokak ortasında çocukları polis kurşunlarıyla, panzerleriyle katletmektir. Onların kültürü kadın hareketinin bilinen isimlerinden Konca Kuriş'e 52 gün domuz bağı işkencesi yaparak, vücudunun çeşitli organlarını kesip betona gömerek katletmektir. O kültür mezar evler yaratmıştır. Biz o kültürü iyi tanıyoruz. O kültür bugün AKP-MHP faşist iktidarı eliyle Hüda-Par adı altında meclise taşınmıştır. Meclise taşınan Hizbullah artıkları bugün Diyarbakır'da birçok iş yerine silahlı saldırı düzenlemiştir. O tarih yeniden canlandırılmak istenmektedir."
'DEVLET KADINLARIN, ÇOCUKLARIN KATLEDİLMESİNE ÖN AYAK OLUYOR'
Her gün çocuk ve kadın ölümlerine uyandıklarını ifade eden Tunç, "Tüm bunlar erkek egemen faşist devletin erkek şiddetini meşrulaştırmasından, katilleri yargı eliyle cezasızlıkla ödüllendirmesinden, çocuk istismarı için bir kereden bir şey olmaz demelerinden kaynaklanıyor. Devlet bütün kurumlarıyla kadınların, çocukların katledilmesine, taciz-tecavüz ve istismar edilmesine ön ayak oluyor. Gülistan Doku'yu dört yanı kameralarla çevrili Dersim'de kaybedip bulamayanlar, Narin'in katledilmesine neden olanlardır" dedi.
'ÇOCUKLARIMIZIN KATİLLERİYLE HESAPLAŞACAĞIZ'
"Narin'in günlerce kayıp olmasına sessiz kalan, yayın yasaklarıyla gerçekleri gizleyen, kadınların, çocukların ölümüne ön ayak olan bu erkek egemen düzen düşmanımızdır, ezilen işçinin, yaşam hakkı gasp edilen kadının, çocuğun düşmanıdır. O nedenle hesaplaşacağız. Çocuklarımızın katilleri ile hesaplaşacağız, kadın katilleriyle hesaplaşacağız" ifadelerini kullanan Tunç, kadınlara yaşamı zul gören, çocukları birer birer katleden erkek egemen düzeni kabul etmediklerini söyledi.
'BAŞKA NARİN'LER ÖLMESİN DİYE MÜCADELE EDELİM'
Tunç, şu ifadeleri kullandı: "Örgütlü mücadelemizle ölümden, esaretten, ezilmekten başka bir şey vaad etmeyen bu düzeni yerle yeksan edeceğiz. Kadınların özgürce yaşadığı, çocukların çocuk kalabildiği, işçilerin sömürülmediği yeni bir dünyayı mücadelemizle inşa edeceğiz. Narin'in davasının takipçisi olmaya, Narin için adalet mücadelesi vermeye ve katillerinden ve işbirlikçilerden hesap sormak için mücadele etmeye devam edeceğiz. Bugün buradan bizleri dinleyen, sesimizin ulaştığı herkesten çağrımıza kulak vermeye, bizlerle beraber başka Narin'ler ölmesin diye mücadele etmeye çağırıyoruz."
Eylem boyunca, "Çocuk cinayetleri politiktir", "Koruma, aklama, yargıla", "Susmuyoruz, korkmuyoruz, itaat etmiyoruz", "Narin için adalet, herkes için adalet" sloganları atıldı.