Emniyette taciz: Kıyafetleri çıkartılarak görüntüleri çekildi
Narin Güran'ın katledilmesini protesto ettiği için işkenceyle gözaltına alınan kadınlardan Yasemin Aladağ, "Kıyafetleri çıkarılan arkadaşlarımızın görüntüleri erkek polislerin kişisel telefonlarıyla çekildi. Polis şiddetiyle görüntüler zorla sildirildi" dedi.
Diyarbakır'ın Bağlar ilçesinde 19 gün boyunca kendisinden haber alınamayan 8 yaşındaki Narin Güran'ın cansız bedeninin bir çuval içinde dere yatağında bulunması, kamuoyunda büyük tepkiye neden oldu.
Narin Güran'ın katledilmesini İstiklal Caddesinde protesto eden Demir Leblebi grubu, polis tarafından engellendi. Açıklama yapmalarına izin verilmeyen 7 kişi, işkenceyle gözaltına alındı. Polis sorgusunda, "Eylemden ne şekilde haberdar oldunuz, hangi amaçla katıldınız, katılmanız yönünde size baskı yapan oldu mu" şeklinde sorular soruldu. "Korsan gösteri" düzenledikleri ileri sürülen gençler hakkında "2911 Sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşü Kanununa Muhalefet" iddiasıyla işlem yapıldı.
KIYAFETLERİ ÇIKARILDI
Gözaltına alınan kadınlar ifadelerinde, polis şiddetine ve kıyafetleri erkek polisler tarafından çıkartılarak, cinsel tacize maruz kaldıklarını söyledi. Doktor muayenesine polis eşliğinde girdiklerini aktaran kadınlar, polis tarafından maruz kaldıkları darp ve cebirin doktor raporuna işlenmediğini kaydetti.
Mezopotamya Ajansı'na konuşan Demir Leblebi grubu üyesi Yasemin Aladağ, "Kadınlar, İstanbul Emniyeti'ne mensup polis memurları tarafından cinsel tacize maruz kaldı. Fiziksel saldırı esnasında kıyafetleri çıkarılan arkadaşlarımızın görüntüleri erkek polislerin kişisel telefonlarıyla çekildi. Erkek polisler gözaltı süreci bitmesine rağmen takip yoluyla kadın ve LGBTİQ+ arkadaşlarımıza yönelik tacizini sürdürdü" dedi.
'ŞİDDET GÖRÜNTÜLERİ ZORLA SİLDİRİLDİ'
Polis şiddetine dair görüntülerin emniyette zorla sildirildiğini söyleyen Aladağ, "Üniversiteli kuir feministler olarak bedenlerimize yönelik eril tahakkümü kabul etmiyoruz. İşkence anlarının görüntülerini arkadaşlarımızın telefonlarından zorla sildiren İstanbul Emniyeti, kadın ve lubunyalara karşı uyguladığı eril-devlet şiddetini gizleyemez. Bizler kampüsten sokağa, aile kurumuna, heteropatriyarka ve onun yürütücüsü olan saray faşizmine karşı var olduğumuz her alandan sesimizi yükseltmeye devam edeceğiz" dedi.