27 Eylül 2024 Cuma

'Deprem sarstı, Türk devleti öldürdü'

Maraş merkezli depremlerde yaşanan ölümler Almanya, Hollanda ve Kıbrıs'ta protesto edildi. ADGB ve Kürdistani partilerin çağrısıyla yapılan eylemlerde, AKP-MHP'nin halkı ölüme terk eden politikalarına tepki gösterildi.

Maraş merkezli depremlerin ardından halkı kurtarma çalışması yürütmeyerek on binlerce kişinin yaşamını yitirmesine neden AKP-MHP iktidarına yönelik tepkiler sürüyor. Avrupa Demokratik Güç Birliği (ADGB) ve Kürdistani partilerin çağrısıyla Almanya, Hollanda ve Kıbrıs'ta eylemler yapıldı.

ALMANYA
Almanya'nın Stuttgart, Hamburg ve Leipzig kentlerinde yapılan eylemlerde depremin ardından kurtarma çalışması yürütülmeyerek halkın ölüme terk edildiği, sonraki günlerde ise halkın temel ihtiyaçlarının devlet tarafından karşılanmadığı vurgulandı.

Stuttgart'ta Lautenschlager'de bir araya gelen eylemciler saygı duruşunun ardından yürüyüşe başladı. "Deprem sarstı, Türk devleti öldürdü" pankartının taşındığı yürüyüş Rotebühlplatz'da sona erdi.

Ortak basın açıklamasının okunduğu eylemde, depremden etkilenen bölgedeki halkla dayanışma çağrısı yapıldı.

Hamburg'ta Altona'dan Sternschanze semtineyapılan yürüyüşün ardından ADGB adına söz alan Leman Stehn, depremde on binlerce insanın devletin ihmali sonucu yaşamını yitirdiğini söyledi. Faşist AKP iktidarının depreme zamanında müdahale etmeyerek insanların ölümüne neden olduğunu belirten Stehn, "Devlet, depremi bahane ederek bölgenin demografik yapısını değiştirmek istiyor. Depremin ilk gününden itibaren halkın yardımına yine emekçi insanlar koştu" dedi.

Almanya'nın Leipzig kentinde "Deprem sarstı, devlet katletti" şiarıyla örgütlenen eylemi Rojava Soli Bündnis Leipzig organize etti. Willi Brand meydanında gerçekleştirilen eylemde, "Deprem sonrası devlet yıkılan bölgelere üç gün boyunca uğramadı, insanları enkaz altında soğukta yalnız bırakarak ölüme terk etti. Maraş'ta, Antep'te, Hatay'da insanlar hala enkaz altında ve bu enkazlarla birlikte insanları ölüme terk eden zihniyeti protesto ediyoruz" denildi.

Deprem sonrası KCK'nin ateşkes çağrısı yapmasına rağmen saldırıların devam ettiği hatırlatılan konuşmalarda, "Soykırımcı politikalar Rojava'da, Başûr'da devam ederken, Türkiye ve Kürdistan'da insanlar enkaz altında kurtarılmayı bekliyordu. Biz biliyoruz; Kürt halkına yönelik politikalar her zaman ve her yerde devam edecektir. Türk devletinin bu politikalarını teşhir ederek, dayanışmamızı büyüteceğiz" denildi.

HOLLANDA
Hollanda'nın başkenti Amsterdam'da Türkiye Büyükelçiliği'nin bulunduğu Museumplein'de yapılan eylemde, dayanışmanın örgütlenmesi için yürütülen çalışmalara değinildi. "Halkımız devlet kurumlarına güvenmedikleri için yardımlarını Heyva Sor'a aktarma konusunda oldukça bilinçli ve ısrarlıydı" denilen açıklamada, Demokratik Kürt Toplum Merkezi'nin de halkın yanında olduğu belirtildi.

Depremin üzerinden 20 gün geçmesine rağmen devletin çadır, beslenme, tuvalet, banyo gibi temel ihtiyaçları karşılamadığına işaret edilen eylemde, halkın göçe zorlanarak demografik yapının değiştirilmeye çalışıldığı kaydedildi. Çocukların cemaatlere teslim edilmedi, inşaat rantının yeniden devreye sokulması gelişmelerine de değinilen açıklamada, "Bu bile tek başına gösteriyor ki; rant, yıkım, gözyaşı gelecekte de devam edecek. Faşist TC'ye şu çağrıyı yapıyoruz: Sakın bunlara yeltenmeyin, altında kalacaksınız. Bunun hesabını sizden ağır sorarız" denildi.

KIBRIS
Kıbrıs Kürt Halk Meclisi üyeleri ile Kürt halkının dostları da Limasol'da bir eylem yaptı. Limasol Belediyesi önünde bir araya gelen kitle, depremde yaşamını yitirenlerin anısına saygı duruşunda bulundu.

Eylemde, İngilizce "Deprem vurdu, Türk devleti öldürdü, demografik yapı değiştirilmesin" pankartı ile Türk devletinin depremden sonra halka yönelik politikalarını teşhir eden dövizler taşındı.

Kürt Halkı ile Dayanışma Komisyonu adına açıklama yapan Kamil Akalın, devletin depremden sağ kurtulan çok sayıda kişinin ölümüne sebep olduğunu söyledi. Depremi doğal bir afet olarak görmemek gerektiğini belirten Akalın, Kürdistan'da süren savaşa, doğanın talanına değindi, "Bu zihniyet halklarımızı kendi rant ve yolsuzluklarının kurbanı haline getirmeye çalışıyor. Türkiye halklarının 'nerede bu devlet' diye seslenmeleri aslında bu faşist zihniyetin çöktüğünü ifade etmektedir" dedi.