29 Eylül 2024 Pazar

Dedeoğulları saldırı davasında tutukluluğun devamı kararı verildi

Dedeoğulları ailesine saldırı davasında, savcı tutuklu bulunan Lütfü Keleş hakkında tahliye talebinde bulunurken, mahkeme tutukluluğun devamı yönünde karar verdi. Karar duruşmasının 28 Ekim'de görüleceği davada söz alan avukatlar, katliam ve saldırı davalarının birleştirilmesi gerektiğini söyledi. Mahkeme heyeti talepleri reddetti.

Konya'nın Meram ilçesinde Dedeoğulları ailesinden 4'ü kadın 7 kişinin 30 Temmuz 2021'de katledilmeden önce 12 Mayıs'ta yaşanan ırkçı saldırıya ilişkin davanın 5'inci duruşması Konya 8. Ağır Ceza Mahkemesinde görüldü. Irkçı Keleş ve Çalık ailesi üyeleri tarafından gerçekleştirilen saldırı davasına Özgürlük için Hukukçular Derneği'nden (ÖHD) avukatlar ve Dedeoğulları ailesinin sağ kalan tek üyesi Çetin Dedeoğulları da katıldı.

Tutuklu yargılanan failler duruşmaya Ses ve Görüntülü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla bağlanırken, tutuksuz yargılanan failler ise duruşmada avukatları ile hazır bulundu.

Kimlik tespitiyle başlayan duruşma, savcının esasa dair mütalaasını okumasıyla devam etti.

SAVCI TAHLİYE İSTEDİ
TCK'nin 87-3 maddesinin uygulanması gerektiğini söyleyen savcı, faillerin "konut dokunulmazlığını ihlal" ettiğini belirtirken silah kullanılmadığını öne sürdür. Saldırının öldürmeye dönük olduğunu da kaydeden savcı, fail savunmalarının suçtan kurtulmaya yönelik olduğuna dikkat çekerek ceza istemesine rağmen fail Veli Keleş'in tutukluluğunun devamını, Lütfü Keleş'in ise adli kontrol şartı ile tahliyesini istedi.

'VEFAT ETMEDİLER KATLEDİLDİLER'
Savcının katliamda yaşamını yitirenlere ilişkin "vefat" tabirini kullanmasına avukat Atilla Kart, "Bu insanlar vefat etmedi, katledildiler" diyerek tepki gösterdi. Soruşturmanın hukuki olarak sakat olduğunu kaydeden Kart, "Bu sakatlık yargılamayı da etkiliyor. Bu koşullarda adil yargılanmanın sağlanması mümkün değil" dedi.

Bürokrasideki çeteleşmeye dikkat çeken Kart, dosyada kayıp ve kaçırılan tutanaklar olduğunu hatırlattı.

Saldırı ve katliamın faillerin iş bölümü sonucu yaşandığını kaydeden avukat Atilla Kart, "Savcı bu durumu görmezden geliyor. Delillerin karartılması söz konusu. Bu konu, sanıklar ve sanık müdafiler arasında konuşuldu. Savcı ve kolluğunda buna dair yönlendirmeleri var" diye belirtti. Kart, şöyle devam etti: "Yaşanan katliam toplumun vicdanına şerh edildi. Bu nedenle katliamın serbest bir irade ile tartışılması gerekiyor. Sanıklar, biz avukatlar hakkında CİMER'e hedef gösterici dilekçeler yazıyorlar. Sanık avukatları, müvekkillerini uyarmalı."

Avukat Kart, olay yeri inceleme tutanaklarındaki çelişkilere de dikkat çekti, "Polis tutanaklarına göre olay yeri inceleme ekipleri, olay yerine 22.40'ta geliyor ama olay yeri tutanağına göre varış saati 00.00 civarında. Başlı başına soru işareti içeren bir evrak" ifadelerine yer verdi.

'SALDIRI IRKÇI SAİKLERLE GERÇEKLEŞTİ'
Avukat Abdurrahman Karabulut da saldırının ırkçı saiklerle gerçekleştirildiğinin altını çizdi, "Lütfü Keleş'in 'Kürtler uslandı mı" sözlerini hatırlattı, "Bu cümleyi hasımlarına yönelik söylüyorsan bu ırkçılıktır" dedi.

Mahkeme heyetinin ısrarla katliam ve ırkçı saldırı dosyalarını birleşmesi taleplerini reddettiğini kaydeden Karabulut, iki dosyanın birbirinden bağımsız olarak değerlendirilmesinin mümkün olmadığına dikkat çekti.

'KARANLIK OLAN SANIK SANDALYESİNDE OTURANLARDIR'
Avukat Ebru Akkal ise mütalaaya karşı beyanda bulunmak için ek süre talebinde bulundu. Mahkeme heyetine, "Olayın oluş şekline hakim misiniz" diye soran Akkal, "Bu olay aydınlatılmadan karar çıkmasının cezasızlık politikasının sonucu olduğunu düşünüyorum. Burada karanlık olan sanık sandalyesinde oturanlardır" şeklinde konuştu.

Akkal, savcının fail hakkındaki tahliye talebini kabul etmediklerini söyledi, tüm faillerin tutuklanmasını ve polis İlyas Boztaş'ın tanık olarak dinlenmesini istedi.

KATİLLERİN AVUKATLARI MAHKEMEYİ SAVUNDU
Irkçı katliamı gerçekleştiren Keleş ve Çalık ailesinin avukatları da savunma için ek süre talebinde bulundu. Müşteki avukatlarının mahkeme heyeti ve iddia makamına yönelik eleştirilerini kabul etmediklerini söyleyen katillerin avukatları, mahkeme heyetini savundu.

İki davanın birleştirilmesi talebine itiraz eden katillerin avukatları, mahkeme heyetine, "Baskı altındasınız" ifadelerini kullandı.

DURUŞMA 28 EKİM'E ERTELENDİ
Ara kararını açıklayan mahkeme heyeti, Ali Keleş, Ayşe Keleş, İbrahim Keleş, Veli Keleş ve İbrahim Çalık hakkındaki adli kontrol tedbirlerinin devamına, İlyas Boztaş'ın tanık olarak dinlenmesi talebinin reddine, olay yeri keşif talebinin reddine, tetikçi katil Mehmet Altun'un 112 Acil arasında gerçekleştirdiği telefon görüşmesinin dosyaya eklenmesi yönündeki talebin reddine, tutuksuz yargılanan faillerin tutuklanmasına yönelik talebin reddine, Veli oğlu Ali Keleş ve Lütfü Keleş'in tutukluluğunun devamına karar verdi.

Kararın açıklanması beklenen duruşma 28 Ekim'e ertelendi.