Cumartesi Anneleri: Maksut Tepeli için adalet istiyoruz
932'nci hafta basın açıklamasını gerçekleştiren Cumartesi Anneleri, 5 Şubat 1984'te gözaltında katledilen Maksut Tepeli için hukukun işletilmesi ve tüm faillerin hesap vermesi çağrısı yaptı.
Cumartesi Anneleri, 932'nci hafta basın açıklamasını online olarak gerçekleştirdi. Açıklamayı okuyan İkbal Eren Yarıcı, 932 haftadır gözaltına alındıktan sonra geri dönemeyen insanlar için adalet istediklerini söyledi.
"932 haftadır söylüyoruz; söz konusu devlet görevlilerinin hukuka aykırı işlem ve eylemleriyle gerçekleştirdiği gözaltında kaybetme suçunu işleyenler olunca, yargı makamları maddi gerçeği açığa çıkarma ve suçun faillerini tespit edip cezalandırmak yerine, gerçeği örtbas etme, failleri cezasız bırakıp adalet talep edenlerin seslerini bastırma ve cezalandırma yönünde bir pratik sergiliyor" diyen Yarıcı, bunun yanı sıra Cumartesi Anneleri'nin hukuki dayanaktan yoksun davalarla cezalandırılmaya çalışıldığını kaydetti.
Maksut Tepeli'nin hikayesini kamuoyuyla paylaşan Yarıcı, 2 Şubat 1984'te evine giden Tepeli'nin evinin polisler tarafından basıldığını gördüğünü, polislerin Tepeli'ye ateş açtığını, ağır yaralanmasına rağmen Tepeli'nin hastane yerine Gayrettepe Siyasi Şube'ye götürüldüğünü anlattı.
"Aynı dönemde gözaltında tutulan üç tanığın beyanlarına göre Tepeli; 5 Şubat 1984 tarihinde Gayrettepe Siyasi Şube'de gördüğü ağır işkence sonucu koma halinde hastaneye kaldırıldı ve kendisinden bir daha haber alınamadı" diyen Yarıcı, tüm resmi kurumların Tepeli'nin gözaltına alındığını inkar ettiğini belirtti.
Tepeli ailesinin olaydan 22 yıl sonra Maksut Tepeli'nin 6 Şubat 1984'te Haydarpaşa Numune Hastanesi'nde öldüğüne dair belgelere ulaştığını ifade eden Yarıcı, yıllar süren mücadele sonucu yetkililerin Maksut Tepeli'nin Helvacıdede Kimsesizler Mezarlığı'na defnedildiğini kabul ettiğini kaydetti.
Ancak Tepeli'nin mezar yerinin hala açıklanmadığına dikkat çeken Yarıcı, "Maksut Tepeli'nin gözaltında kaybedilmesi ile ilgili bugüne kadar etkin bir soruşturma yürütülmedi. Tanıklara rağmen, belgelere rağmen ailenin şikayeti üzerine açılan üç soruşturma da takipsizlikle sonuçlandı. Maksut Tepeli'nin yaralanması ve işkence ile sorgulanmasında görevli polislerin kimlikleri tespit edildi ancak haklarında takipsizlik kararı verildi" ifadelerini kullandı.
Dosyanın 2014 yılında zaman aşımına uğratıldığını dile getiren Yarıcı, şöyle devam etti: "932'inci haftamızda bir kez daha yargı makamına sesleniyoruz; 39 yıl önce Gayrettepe Siyasi Şube'de gözaltındayken kaybedilen Maksut Tepeli için hukuku işletin; onun akıbetini açığa çıkartma, tespit edilen faillerini yargılama yükümlülüğünüzü yerine getirin. Kaç yıl geçerse geçsin Maksut Tepeli için, tüm kayıplarımız için adalet istemekten; devletin evrensel hukuk normları içinde hareket etmek zorunda olduğunu hatırlatmaktan, 231 haftadır bize yasaklanan kayıplarımızla buluşma mekânımız Galatasaray'dan vazgeçmeyeceğiz."