27 Eylül 2024 Cuma

Çepni: Bakan Kurum müteahhitliği bırakıp halkı ve bilim insanlarını dinlemelidir

HDP Milletvekili Murat Çepni, depremin üzerinden bir ay geçtiğini hatırlatarak iktidar blokunun halkı oyaladığını vurguladı, bina enkazlarındaki asbest, kurşun, cıva, radon gazı ve küf mantarının halkın sağlığını tehdit ettiğini söyledi. Asbestin diğer atıklardan ayrıştırılarak bertaraf edilmesi önerisinde bulunan Çepni, Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum'a müteahhitliği bırakıp halkı ve bilim insanları dinlemesi çağrısı yaptı.

Halkların Demokratik Partisi (HDP) İzmir Milletvekili Murat Çepni, Meclis Genel Kurulunda yaptığı konuşmada, iktidar blokunun depremin üzerinden bir ay geçmesine halkı oyaladığını belirterek, alınmayan önlemlere dikkat çekti. Yıkılan binaların enkazlarının kaldırılması sırasında ortaya çıkan asbest tehlikesine işaret eden Çepni, "Evet, bu madde lifli bir madde ve toz halinde uçuşarak insanları zehirliyor ve orta vadede bir kanser riski ortaya çıkartıyor" hatırlatmasında bulundu.

Asbestin 2010'da çıkartılan yönetmelik de yasaklandığını hatırlatan Çepni, buna rağmen bina izolasyonlarında asbest maddesinin yaygınca kullanıldığını söyledi. "Deprem bölgelerinde 250 bine yakın bina acil yıkılacak ya da ağır hasarlı" olduğunu kaydeden Çepni, Çevre Mühendisleri Odası'nın raporuna işaret ederek şunları söyledi: "104 milyon ton inşaat ve yıkıntı atığından bahsediliyor. Yani bu şu anda en ağır risklerden bir tanesi. Asbest lifleri toz olarak her yere dağılıyor, doğayı ve insanı zehirliyor. Asbest, yıllar içinde kesin kansere neden oluyor. Moloz yığınlarında sadece asbest yok, aynı zamanda kurşun var boyalarda kullanılan, aynı zamanda cıva var ağır metal, aynı zamanda betonlarda radon gazı var, yine ayrıca küf mantarı bulunuyor. Yani bu enkazlar sadece insanlarımızın orada katledilmesine sebep olmadı, aynı zamanda bu yıkıntıların kaldırılması ve taşınması işlemleri de hayatta kalanların da canına kastetmiş durumda."

ENKAZLAR SULAMA ALANLARINA DÖKÜLÜYOR
Enkazların Maraş'ta Sır Barajı'nın beslenme alanlarına, Antakya'da Mileyha sulak alanına, Malatya'da ise İnönü Üniversitesi yerleşkesinin bitişiğinde Beydağı bölgesine döküldüğü bilgisini veren Çepni, "Dolayısıyla depremin bir felakete dönüşmesine sebep olan politikasızlık, bir felakete dönüşmesine sebep olan iktidarın doğa ve halk karşıtı politikaları şimdi de inşaat politikalarının gölgesinde sürdürülen bu çalışmalarla devam ediyor" dedi.

'BAKAN KURUM MÜTEAHHİTLİĞİ BIRAKMALI'
Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum'a müteahhitliği bırakıp halkı ve bilim insanlarını dinlemesi çağrısında bulunan HDP Milletvekili Çepni, enkaz kaldırma çalışmasında bulunanlara yönelik alınması gereken önlemlere de değinerek, tulum giymeleri, eldiven ve maske takmaları gerektiğini belirtti.

'ASBEST AYRIŞTIRILARAK BERTARAF EDİLMELİ'
1999 yılında yaşanan Gölcük merkezli depremlerde kurtarma çalışmalarına katılanlarda asbest kaynaklı çeşitli kanser hastalıkları görüldüğünü kaydeden Çepni, asbestin diğer atıklardan ayrıştırılarak bertaraf edilmesi gerektiğini söyledi. Enkazların kamyonlarla taşınırken de tozla bu maddeleri havaya bulaştırdığını söyleyen Çepni, taşıma sırasında kamyon kasalarının kapatılması, yıkım esnasında tozun engellenmesi için sulama yapılması gerektiğini belirtti.

'ENKAZ KALDIRMA ÇALIŞMALARI BİLİM İNSANLARININ DENETİMİNDE YAPILMALI'
Enkazların sulak ve tarım alanlarından uzak yerlere kontrollü biçimde dökülmesi gerektiğini söyleyen Çepni, çalışmaların bilim insanlarının denetimi altında yapılması gerektiğini vurguladı. Asbestin yakın dönemde İzmir Aliağa'ya gelecek Sao Paulo gemisiyle gündeme geldiğini hatırlatan HDP İzmir Milletvekili Murat Çepni, "Asbest ölümdür. İnşaatlarda bu risk sürüyor, şimdi depremle bu risk çok daha büyümüş durumda. Dolayısıyla başta Bakanlık olmak üzere bu insan ve doğa katliamına dur demeli, bunun için bilim insanları dinlenmeli ve bütün önlemler mutlaka, derhal, acilen alınmalıdır" dedi.