16 Eylül 2024 Pazartesi

Bağımsız Maden-İş, Fernas Madencilik'te madencilerin çalışma koşullarını teşhir etti

Bağımsız Maden-İş, 7 gündür direnişini sürdürürken AKP'li Nasıroğlu'na ait Fernas Madencilik'te madencilerin çalışma koşullarını teşhir etti. Madenciler elektrik akımına kapılma, kansere yakalanma, sakat kalma riskine rağmen hiçbir İSİG önlemi alınmadan çalışmaya zorlanıyor. 

AKP Batman Milletvekili Ferhat Nasıroğlu'na ait Manisa Soma'da bulunan Fernas Madencilikte, Bağımsız Maden-İş Sendikasına üye olduğu için 7 işçi işten atıldı. İşçilerin geri alınması, sendikal hakların tanınması ve daha iyi koşullarda çalışmak için madenciler 7 gündür direnişti. Öte yandan cuma günü yapılmak istenen buluşmaya yönelik jandarma saldırısıyla gözaltına alınan Bağımsız Maden-İş Sendikası Genel Başkanı Gökay Çakır ve örgütlenme uzmanı Başaran Aksu'nun da olduğu dört kişi gözaltında tutuluyor.

Sendika üyeleri, madenciler ve aileleri gözaltıların serbest bırakılması için başlattıkları nöbeti de sürdürüyor. 

Bağımsız Maden İş sosyal medya hesabından Fernas Madencilik'teki çalışma koşullarını paylaşarak teşhir etti. Görüntülerde kesintisiz yer altı suyu akıyor, işçiler sürekli kablo ve ekipmanlarla suya batık şekilde gaz kaçağı, elektrik çarpması tehlikesine rağmen İSİG önlemleri alınmıyor. Vücuda dediğinde alerjik reaksiyon ve yanma, kansere kadar neden olan tozlar içinde madenciler hiçbir ekipman verilmeden çalışmaya zorlanıyor. 

Bağımsız Maden İş, "Gördüğünüz su, işçiler çalışırken kesintisiz şekilde akan yer altı suyu. İşçiler sürekli kablo ve ekipmanlarla suya batık şekilde gaz kaçağı, elektrik çarpması tehlikesi olmasına rağmen herhangi bir önlem alınmadan çalışıyor. Gördüğünüz makine jumbo makinesi, arkada görülen sarı lekeler göze değdiği anda hızlıca kör eden ağır kimyasallar. Çatlakların kapatılabilmesi için hem kesim hem de kimyasal koruyucu işlem yapılıyor. Yönetmeliğe göre kimyasal yapılan alanda kimsenin durmaması gerektiğinden şerit çekili alan vardiya amirleri ve şirket yöneticileri tarafından kaldırılmış durumda. Madenciler kimyasala uygun koruyucu tek ekipman, gözlük, tulum, maske olmadan uzun vadede kanser, kısa vadede kör olma tehlikesi altında çalışıyor.

"Ağır kimyasallar karışan yer altı sularının toprağa ve bölge halkının su kaynaklarına karışması için tek bir önlem alınmıyor. Bu suya batık halde çalışan madenciler başta olmak üzere binlerce kişi kanserojen madde karışan sular ile yavaş yavaş zehirlenirken tek bir denetim yapılmıyor. Bırakın çalışırken düzenlemelere uygun şekilde önlem alınmasını işçilerin yemek molalarını kullanabilecekleri bir alan dahi yok. Kimyasal bidonlarının üzerinde, kablolara oturarak yemek yeniliyor. Çalışma alanında yüksek yerlere çıkmaya uygun araç dahi yer almıyor. Makine üzerine çıkılmaması gerekirken üç işçi aynı anda, metrelerce yukarıda elektrik akımına kapılma ve düşme tehlikesi altında hiçbir önlem alınmadan çalışıyor. 'Loder' isimli yükleyici makinede, İSİG düzenlemelerine göre sadece malzeme yüklemesi yapabilir, üzerine çıkmak yasaktır ancak işçiler daha önce düşüp yaralananlar olmasına rağmen sürekli halatsız şekilde çalışmaya zorlanıyor. Patron milletvekili olmasına rağmen İSİG önlemlerini, yönetmelikleri, kanun maddelerini uygulamayarak suç işliyor, madencileri ölüme gönderiyor."