26 Eylül 2024 Perşembe

Antakya'da halk yaşam alanından çıkmaya zorlanıyor

Depremin ardından gönüllülerle birlikte dayanışmayla kurdukları Samandağ'daki Tomruksuyu Mahallesi halkı kurulan yaşam alanından çıkarılmak isteniyor. Açıklama yapan halk, yetkililerin yapması gereken her şeyi dayanışmayla yaptıklarını kaydetti.

Antakya'nın Samandağ ilçesinde bulunan Tomruksuyu Mahallesi halkı depremin ilk gününden bugüne kendi gücüyle deprem yaralarını sarmak için harekete geçmiş, yeniden inşa sürecine başlamıştı. Önce revir, dağıtım merkezi kuran Tomruksuyu halkı daha sonra Tomruksuyu Koordinasyon Merkezi'ni kurarak yeni bir yaşam çalışmalarını hızlandırdı.

VALİ YARDIMCISI TEHDİT ETTİ
Hasar gören Karaçay Bedii Sabuncu Lisesi'ni tahliye ederek geniş bir alan olan Tomruksuyu Festival Alanına geçen halk burada da çocuk parkı ve eğitim derslikleri kurdu. Ancak 13 Mart günü halk valilik tarafından konteynır kent kurulacak alt yapının olmaması bahanesiyle çıkarılmaya zorlandı. Vali Yardımcısı Harun Kaya İBB'nin kurduğu parkın sökülmesini ve çadırların tahliyesini istedi. Kaya, işçileri de tehdit etti. Gönüllülerin aktardığına göre Kaya işçileri tehdit etti.

'YETKİLİ MERCİLERDEN BİLGİ VERİLMEDİ'
Karaçay-Tomruksuyu bölge halkı yaşananları teşhir etmek için bir açıklama yaptı. Açıklamada, "Burada Psiko-Sosyal Destek Çadırı, Oyun Çadırı'nın yanına Kütüphane Çadırımızı, Müzik Çadırımızı, Eğitim Çadırımızı, Anasınıfımızı, Bilim Atölyemizi ve açmaya hazır olduğumuz dersliklerimizi ve özel eğitim sınıfımızı ekledik. Şu ana kadar çeşitli STK, Vakıf ve Belediyelerin katkılarıyla tiyatro, drama, palyaço gösterileri, illüzyon gösterileri, müzikli eğlenceler, uçurtma şenliği, ebru sanatı atölyesi, resim atölyesi, bilim atölyesi, Karagöz ve Hacivat, masal anlatımı, pandomim, uçurtma şenliği, satranç kursları gibi aktiviteler ile kütüphanemiz tarafından 1000 kitap dağıtımı yapılmış, ruh sağlığı alanında çalışan uzman gönüllülerimiz bireysel görüşmeler, eğitimler, psikoeğitimler düzenlemiştir. Bundan sonra da başta sınava girecek olan 8. Sınıf ve 12. Sınıflar olmak üzere bilişsel ve fiziksel gelişimlerine katkıda bulunmak için okul öncesi yaşta olan çocuklarımıza ve özel gereksinimli bireylerimize eğitim vermek amacımızı ortaya koyduk ve bu kararımızda kararlıyız. Bunun yanı sıra bu alanı kültür ve sanat faaliyetlerini hayata geçireceğimiz bir ortam olarak kullanmaya devam etmek istiyoruz. Fakat bu çabalarımız görmezden gelinerek alana çadır ya da konteynır kent yapılacak bahanesiyle alandan çıkarılmak isteniyoruz. Bu konuyu resmi mercilerle 5 defa görüşmüş olmamıza rağmen bize net bilgi verilmedi" denildi.

'ÇIKARILACAĞIMIZI İŞÇİLERDEN ÖĞRENDİK'
İstanbul Büyükşehir Belediyesi tarafından kurulan oyun parkının konteynır kent kurulacağı bahanesiyle kaldırılmasının istendiği ve bunu işçilerden öğrendiklerini kaydeden Karaçay-Tomruksuyu bölge halkı şu soruları yöneltti:
🔹"Bu halkın bu toprakların gerçek sahipleri üreticilerine böyle bir çadır kent konteynır kentte yaşamak istedikleri soruldu mu?
🔹Sormadıysanız, kimi yerleştirmeyi düşünüyorsunuz?
🔹Burada yaşanan göçün önemli nedenlerinden birinin de eğitim eksikliği, sosyal kültürel faaliyetlerin durması gibi nedenlerden kaynaklı olduğunu biliyor musunuz?"

'RESMİ KURUMLARIN YAPMASI GEREKEN TÜM FAALİYETLERİ DAYANIŞMAYLA YAPTIK'
Bugüne kadar resmi kurumların yapması gereken faaliyetlerin tamamen yerli, başka şehir ve ülkelerden gerek bölgeye gelen gerek uzaktan bizi destekleyen gönüllülerin maddi ve manevi destekleriyle yapıldığının altı çizilen açıklamada, "Bizler, hem Koordinasyon Merkezi hem de yerel halk olarak Tomruksuyu Festival alanının eğitim için yerli halk olan bizlere verilmesini talep ediyoruz. Bizler resmi kurumlardan herhangi bir şekilde kitap istemiyoruz, silgi istemiyoruz, kalem istemiyoruz materyal kaynakları istemiyoruz. Biz tüm bunları temin edecek güce ve kararlılığa sahibiz. Bizim istediğimiz tek bir şey var buranın eğitim ve kültür sanat çalışmaları için bizlere tahsis edilmesini talep ediyoruz. Son olarak 38 gündür pikapları kullanan şoförlerden tutun, çadırları kuran kaynakçılara, gönüllü olan öğretmenlerimizi, yerelden ve dışarıdan gelen çeşitli meslek gruplarından tüm emekçilere teşekkürlerimizi borç biliriz. Hepinizi saygı ve sevgiyle selamlarız" ifadeleri yer aldı.