27 Eylül 2024 Cuma

Ankara JİTEM davası gerekçeli kararı açıklandı

Ankara JİTEM davasının gerekçeli kararı açıklandı. MİT ve Meclis raporlarının "duyumdan ibaret" olduğunu savunulan kararda, "Cinayetler, güvenlik güçlerine yakalanmayacağından emin kişilerce işlenmiş" denildi.

Ankara 1. Ağır Ceza Mahkemesi, 1990'lı yıllarda işlenen 18 "faili meçhul" cinayete ilişkin, aralarında Mehmet Ağar'ın da bulunduğu 19 sanığın yargılandığı davada verdiği beraat kararının gerekçesini açıkladı.

Gerekçede, "Cinayetlerin işlendiği yerler ya da maktullerin alındıkları ve infaz edildikleri yerler dikkate alındığında, cinayetlerin güvenlik güçlerine yakalanmayacağına güvenen kişi ve kişilerce işlendiği anlaşılmaktadır" denildi. 

'ÇARKIN'IN İFADELERİ ÇELİŞKİLİ, MİT RAPORLARI DA DUYUM VE TAHMİNDEN İBARET'
Katliamların nasıl ve kimler tarafından anlatan itirafçı Ayhan Çarkın'ın ifadelerinin "çelişkili olduğu ve mahkûmiyete yetersiz bulunduğu" iddia edildi. Dosya içerisinde bulunan TBMM ve MİT raporlarının da duyum ve tahminden ibaret olduğunu savunulan kararda, "Sanıklar Mehmet Ağar, İbrahim Şahin ve Mehmet Korkut Eken'in, Ömer Lütfü Topal cinayetinde azmettirici olduklarına dair delil bulunmamaktadır" denildi.

267 sayfadan oluşan gerekçeli kararın özetle şu değerlendirmeler yapıldı:

'ZANLILAR YAKALANMAYACAKLARINA GÜVENDİ'
"1993-1996 yılları arasında dosyamızda yargılaması görülen 12 olayda 18 cinayet işlenmiştir. 4 olayda (2+2) aynı silah kullanılmıştır. Cinayetlerin ağırlıklı olarak Kürt etnik kökenli kişilere karşı, aynı zaman diliminde işlendiği anlaşılmaktadır. İstanbul ve Ankara'da yaşayan avukat ve işadamları öldürülürken, özellikle 1990-1994 yıllarında, Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nde aynı zamanda yoğun terör olayları yaşanmaktadır. Cinayetlerin işlendiği yerler ya da maktullerin alındıkları ve infaz edildikleri yerler dikkate alındığında, cinayetlerin güvenlik güçlerine yakalanamayacağına güvenen kişi ve kişilerce işlendiği anlaşılmaktadır."

'ÇARKIN'IN İTİRAFLARI ÇELİŞKİLİDİR'
"Olay yerinde mermi kovanı ve çekirdiği dışında, olay yerine ilişkin görüntü, parmak izi raporu ya da sair delil bulunamamıştır. Olaylarda kullanılan silahlar da ele geçirilmemiştir. Suç tarihinden yaklaşık 18 yıl sonra polis memuru Ayhan Çarkın'ın ifadesi ile soruşturma başlatılmıştır. Ayhan Çarkın'ın ifadeleri, bazı olaylara ait delil ve tespitlere aykırı olduğu gibi, bazı olaylar yönünden ise ifadeler kendi içinde çelişmektedir. Sanık, aynı olay ile ilgili bir ifadesinde cinayeti görmediğini, arkadaşından duyduğunu ifade etmiş, daha sonraki ifadesinde ise cinayeti gördüğünü söyleyerek suçu işleyenlerin isimlerini bildirmiş, bir diğer ifadesinde ise suçu işleyenlerin isimlerini çoğaltmıştır. Sanık Çarkın, mahkemedeki 13 Mayıs 2015 tarihli ifadesinde ise önceki tüm ifadelerinden dönmüştür. Heyetimizin bu genel tespiti nedeni ile sanık Ayhan Çarkın'ın olaylar ile ilgili ifadesi, diğer sübut deliller ile de teyit edilemediğinden mahkûmiyete yetersiz bulunmuştur.

'MİT RAPORU DUYUM'
"Dosya içerisinde bulunan TBMM, bakanlık, komisyon ve MİT raporları da duyum ve tahminden ibaret olup sanıkların mahkûmiyetine yeterli görülmemiştir.

GİZLİ TANIĞA ULAŞILAMAMIŞ!
"Bir çok mahkemede gizli tanıkların beyanlarına dayınlarak onlarca yıl hapis cezası verilirken, gerekçeli kararda "Gizli tanık 'Ayışığı' ve mahkemece dinlenen 'Emek' ifadeleri de doğrudan bilgi ve gözleme ilişkin olmayıp başkasından duyuma ilişkindir, bu nedenle itibar edilmemiştir. 'Poyraz' adlı gizli tanığa mahkememizce ulaşılamamıştır.

İFADE VE İTİRAFA RAĞMEN DELİL BULUANMAMIŞ!
Tanık Mehmet Eymür'ün ifadesinde belirttiği ölüm listesi, yine tanık ifadesine göre Tarık Ümit tarafından kendisine verilmiştir. Tarık Ümit'ten Mart 1995 tarihinden itibaren haber alınamamıştır. Sanıklar Mehmet Ağar, İbrahim Şahin ve Mehmet Korkut Eken'in, Ömer Lütfü Topal cinayetinde azmettirici olduklarına dair delil bulunmamaktadır. Ayhan Çarkın'ın ifadesi kişisel tahmin seviyesindedir.