Adana Emek ve Demokrasi Güçleri: İktidarın hukuka aykırı tutumuna karşıyız

Adana Emek ve Demokrasi Güçleri, kayyum saldırılarına ve meslek örgütlerinin yapılarında yapılmak istenen değişikliğe ilişkin gerçekleştirdiği basın açıklamasında, "İktidarın anayasa ve hukuka aykırı tutumuna karşı çıkıyoruz" denildi.

Adana Emek ve Demokrasi Güçleri, HDP'li belediyelere kayyum atanmasına, meslek örgütlerinin yapılarının değiştirilmesine ve BTS üyelerinin sürgün edilmesine ilişkin karşı basın açıklaması yaptı.

Heykelli Park'ta yapılan eyleme HDP Adana Milletvekili Tülay Hatimoğulları da katıldı. Eylemde basın açıklamasını okuyan İHD Adana Şube Başkanı İlhan Öngör, "Türkiye'nin ağır sosyo-ekonomik sorunlarına çözüm bulmak yerine gerçek dışı gündemlerle siyaset ve toplum mühendisliği yapmanın sonucu yıkımdır" dedi. Öngör, pandemide ortaya çıkan ağır faturanın başta işçi sınıfı olmak üzere sömürülen ve ezilen kesimlere ödetilmek istendiği belirtildi. Öngör, bir yandan "Evde kal" çağrıları yapılırken, diğer yandan da işçi ve emekçilerin fabrikalarda, işyerlerinde sömürüldüğü ifade etti.

İktidarın pandemi sürecindeki hukuksuzluklarına dikkat çeken Öngör, bu hukuksuzlukları şöyle sıraladı: "HDP belediyelerine atanan kayyımlar, gözaltına alınan belediye eşbaşkanları, tehdit edilen gazeteci, sanatçı, siyasetçi kadınlar, sürgün edilen BTS üyesi demiryolu emekçileri, parçalanıp, yok edilmek istenen meslek odaları, barolar, cezaevlerinde darp edilen mahpuslar, koronavirüs karşısında hiçbir önlem alınmadan yaşam riski ile karşı karşıya kalan mahpuslar, eşitsiz, hukuksuz infaz yasası, tutuklanan CHP Gençlik Kolları Başkanı, sağlığımızı borçlu olduğumuz sağlık emekçilerinin çalışma koşullarının düzenlenmemesi ve ölümlerinin meslek hastalığı dahi kabul edilmemesi, zorunlu olarak çalıştırılan işçiler, Adana'da okullara konacak dezenfekte cihazının parasının dahi öğrenci ve velilerden alınmak istenmesi, işçilerin, iş yeri içerisinde attığı adımı dahi takip edecek olan işçilerin boyunlarına takılacak olan cihazla denetlenmesinin hedeflemesi. Kısaca saydıklarımız, sadece son günlerde kamuoyuna yansıyan, yaşadığımız antidemokratik hukuk dışı uygulamalardır."

'KAYYUM OTORİTER TEK PARTİ İKTİDARININ, DEMOKRASİ VE HAK KARŞITLIĞIDIR'
15 Mayıs günü HDP'li beş belediyeye daha kayyum atanmasıyla, kayyum atanan belediye sayısının 45'e yükseldiği hatırlatılan Öngör, "Biz Adana Emek ve Demokrasi güçleri olarak, iktidarın anayasa ve hukuka aykırı tutumuna karşı çıkıyoruz. Kayyum atanması, devletin, 100 yıldır inkar ve imha etme üzerine kurulu Kürt meselesine bakış açısının göstergesidir. Bu devlet aklının toplumsal barışa hizmet etmediğini tarih bize göstermiştir. Bu nedenle başta bugüne kadar haksız ve hukuka aykırı olarak görevden alınan belediye eşbaşkanları göreve iade edilmeli, gözaltına alınan ve tutuklanan belediye eşbaşkanları serbest bırakılmalı, yerel yönetimlere yönelik baskılar sona erdirilerek, netice itibariyle; Kürt meselesinin demokratik barışçıl yöntemlerle çözülmesinin yolları aranmalıdır. Kayyum, otoriter tek parti iktidarının, demokrasi ve halk karşıtlığıdır" dedi.

Ardından söz alan Tülay Hatimoğulları da şunları söyledi: "Bu ülkede özellikle son zamanlarda yaşananlara baktığımızda faşizmin daha da yerleşmesi için bu ülkeyi iç savaşa sürükleme eğiliminde olan bir iktidarla karşı karşıyayız. Bugün paramiliter güçlerine çağrı yapanlar, sosyal medyada ölüm listeleri yayınlayanlar, ‘Bizim aile 50 kişiyle baş edebilir' diyenlere suç duyurusunda dahi bulunmayan iktidar, muhalefetten herhangi birinin fikrini dahi açıklamasına gözaltı ve tutuklamalarla karşılık veriyor. HDP'li belediyelere antidemokratik bir şekilde kayyum atanıyor. CHP'li belediyelerin yardım hesapları bloke ediliyor. AKP'li biri herhangi bir suç işlediğinde soruşturma dahi açılmıyor. Muhalifler en ufak bir şeyde tutuklanıyor."